CİRANTALARA PORTESTO ÇEKİLDİĞİNİ İCRA DAİRESİ İNCELEYEBİLİR Mİ?
Alacaklı tarafından cirantalara usulüne uygun protesto çekilmediği durumlarda cirantalara karşı kambiyo senetlerine özgü icra takibi yapılamaz.
Alacaklı tarafından cirantalara usulüne uygun protesto çekilmediği durumlarda cirantalara karşı kambiyo senetlerine özgü icra takibi yapılamaz. Bodrum ilçesinde faaliyet gösteren hukuk büromuz bu konuyu” Cirantalara İcra Takibi Nasıl Yapılır ? ” başlıklı yazısında ele almıştır.
Usulüne uygun protesto çekilmeyen cirantalara karşı kambiyo senedi yapılamayacağı ancak kambiyo senedinin bu halde yazılı delil başlangıcı olacağı ve genel ilamsız takip yoluyla icra takibi yapılabileceğini ‘‘PROTESTO ÇEKİLMYEN CİRANTALARA GENEL HACİZ YOLUYLA İLMASIZ İCRA TAKİBİ YAPILABİLİR Mİ?’‘ Başlıklı yazımızda anlattık.
Bodrum da faaliyet gösteren hukuk büromuz bu yazımızda icra dairelerinin cirantalara protesto çekilip çekilmediğini icra dairesinin resen inceleme yetkisi olup olmadığını araştırmaktadır. Daha fazla bilgi için Bodrum ilçesinde faaliyet gösteren ÖZŞEKER HUKUK Bürosu’nu arayabilirsiniz.
Alacaklı zamanında cirantalara karşı usulüne uygun protesto çekmediyse cirantalara karşı kambiyo hukukundan kaynaklanan haklarını kaybeder ancak bu halde kambiyo senedi yazılı delil başlangıcı olacağından genel ilamsız takip yoluyla yoluyla icra takibi yapabilir.
Aşağıda yer verdiğimiz hukuk genel kurlu kararında Cirantalara karşı yapılan kambiyo senetlerinde cirantalara protesto çekilip çekilmediğinin icra dairesi tarafından re’sen incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. Daha fazla bilgi için Bodrum ilçesinde faaliyet gösteren ÖZŞEKER HUKUK Bürosu’nu arayabilirsiniz.
YARGITAY Hukuk Genel Kurulu 2017/ 746 ESAS, 2021 / 1101 KARAR, 28.09.2021 TARİHLİ KARARI
‘‘…Alacaklı tarafından 4 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, senetlerdeki ciro imzasının kendisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya itirazda bulunduğu, mahkemece, itirazın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
TTK’nun 778. maddesi (eski TTK.nun 690/1) göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken TTK.nun 714 ve 730. maddeleri (eski TTK 626 ve 642/2) uyarınca, muayyen bir günde veya keşide gününden veya görüldükten muayyen bir müddet sonra ödenmesi şartını havi bir bonoya dayanarak hamilin lehtara ve diğer cirantalara müracaat edebilmesi, ödeme gününü takip eden iki iş günü içinde senet keşidecisinin protesto edilmesine bağlıdır.
Alacaklı hamil, anılan madde koşullarında protesto keşide etmeksizin, cirantayı takip edemez. İİK.nun 170/a-2. maddesi gereğince; icra mahkemesince alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkının bulunup bulunmadığı re’sen araştırılmak zorundadır.
Somut olayda, takibe konu bonolar ile ilgili itiraz eden borçlu …’in ciranta olduğu görülmektedir. Bu durumda, yetkili hamil olan alacaklının, ciranta hakkında takip yapabilmesi için, bonoyu düzenleyene ödememe protestosu göndermesi zorunludur. Ancak, dosya içeriğinden ve geri çevirme neticesi gelen yazı cevabından keşideciye 31.12.2009 vade tarihli senet dışında ödememe protestosu gönderilmediği anlaşılmaktadır.
O halde, mahkemece süresinde protesto edilen 31.12.2009 vade tarihli senet dışında takibe konu edilen 31.01.2010-31.02.2010-31.03.2010 vade tarihli senetler yönünden alacaklının, itiraz eden cirantaya karşı takip hakkının bulunmadığı kabul edilip, bu husus re’sen gözetilerek İİK’nun 170/a maddesi uyarınca itiraz eden borçlu … yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin tümden reddi isabetsizdir…” gerekçesi ile karar bozulmuştur.
Direnme Kararı:
15. İstanbul 10. İcra (Hukuk) Mahkemesinin 14.06.2016 tarihli ve 2015/1033 E., 2016/654 K. sayılı kararı ile; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (6102 sayılı TTK)’nun 776. maddesinde bonoda bulunması gereken unsurların belirtildiği, (senedin) bu unsurlara sahip olduğu hâlde kambiyo takibi yapılabileceği, cirantalara takip yapılabilmesi için keşideciye protesto çekilmesi gerektiği ancak protesto çekilmeden takip yapılmış ise borçlunun takibe itiraz etmesi hâlinde takibin iptal edilebileceği, mahkemenin protesto evrakını re’sen araması gerekmediği, İİK’nın 171 (168). maddesinde icra memuru senedin kambiyo senedi olduğunu ve vadesinin geldiğini görürse borçluya senet sureti ile birlikte hemen bir ödeme emri gönderir hükmünün yer aldığı, buna göre icra memurunun ödeme emri göndermek için senedin kambiyo vasfının (olduğunu) ve vade tarihinin uygun olmasını (geldiğini) yeterli görmeli (incelemesi gerektiği), protesto evrakını aramaması gerektiği, kambiyo takibi için protesto evrakı re’sen aranacak olsaydı icra memurunun kambiyo takibi için protesto evrakını görmeden ödeme emrini gönderemeyeceği, ayrıca borçlunun bu hususu temyiz sebebi yapmadığından alacaklı yararına kazanılmış hak oluştuğu, borçlunun itiraz dilekçesinde ve temyiz dilekçesinde değinmediği itirazın re’sen nazara alınmayacağı, protesto olmasa da bononun kambiyo vasfının etkilenmeyeceği gerekçeleriyle direnme kararı verilmiştir.
Direnme Kararının Temyizi:
16. Direnme kararı süresi içinde borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
II. UYUŞMAZLIK
17. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; İİK’nın 170/a maddesinin 2. fıkrasında yer alan düzenleme karşısında, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte icra mahkemesince süresinde yapılan şikâyet veya itiraz dolayısıyla kendisine intikal eden işlerde takibin dayanağı kambiyo senedini düzenleyenin protesto edilip edilmediğinin re’sen incelenmesinin gerekip gerekmediği, buradan varılacak sonuca göre takip dayanağı olan 31.01.2010, 31.02.2010, 31.03.2010 vade tarihli senetler yönünden itiraz eden borçlu ciranta … hakkındaki takibin iptalinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
…..
IV. GEREKÇE
19. Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, dayanak belgenin kambiyo senedi niteliğinde olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip hakkı bulunup bulunmadığını icra müdürü kendiliğinden incelemekle yükümlüdür. Bu iki husus İİK’nın 168. maddesinin 3. fıkrası ve 170/a maddesinin 1. fıkrasında ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük sürede ileri sürülmesi gereken özel şikâyet hâli olarak düzenlenmiştir. Borçlu ödeme emri tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine başvurarak, takibe dayanak senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığı veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü takip yapma hakkı olmadığı hâlde kendisine bu takibe özgü örnek (10) nolu ödeme emri gönderildiğini ileri sürerek takibin iptalini talep edebilir. İİK’nın 170/a maddesinin 2. fıkrasına göre süresinde yapılmak kaydıyla borçlu tarafından başka bir şikâyet veya itirazda bulunulması ile yukarıda anılan iki husus icra mahkemesince kendiliğinden ve öncelikle dikkate alınır. Bu inceleme sonucunda icra mahkemesi takip dayanağı senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku gereğince takip hakkına sahip bulunmadığı kanısına varır ise icra takibinin iptaline karar verir. Ancak İİK’nın 170/a maddesinin son fıkrasına göre her ne suretle olursa olsun imza inkârı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz. Borçlu, İİK’nın 170/a maddesinde yazılı ödeme emri tebliğinden itibaren 5 günlük süreye tabi özel şikâyet hâlleri dışındaki şikâyetleri, İİK’nın 16. maddesine göre icra mahkemesinde ileri sürebilir.
20. Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapan alacaklı, kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip olmadığı, özellikle alacaklının kambiyo senedinin yetkili hamili olmadığı, kambiyo senedinin borçlusu olmayan kişiye karşı takip yaptığı veya protesto çekmesi gereken hallerde protesto çekmediği (veya takip konusu çeki süresinde muhatap bankaya veya bir takas odasına ibraz etmediği) halde, icra müdürü takip talebini kabul ederek borçluya kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluna ilişkin (10 örnek) ödeme emri gönderirse, borçlu, beş gün içinde icra mahkemesine şikâyette bulunarak, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibin iptalini sağlayabilir. İcra mahkemesi de süresinde yapılan şikâyet veya itiraz dolayısıyla usulü dairesinde kendisine (icra mahkemesine) gelen (intikal eden) işlerde, takip dayanağı senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığını veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığını kendiliğinden (re’sen) nazara alır (inceler). Bu incelemesi sonucunda, icra mahkemesi, takip dayanağı senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince (gereğince) takip hakkına sahip bulunmadığı kanısına varırsa, icra takibinin iptaline karar verir (İİK m. l70/a-2) (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, Ankara 2013, s. 810,811).
21. 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu (6762 sayılı TTK)’nun 690. maddesinin 1. fıkrası (6102 sayılı TTK m. 778) atfıyla uygulanması gereken aynı Kanun’un 626. maddesinin 2. fıkrası ve 642. maddesinin 2. fıkrası (6102 sayılı TTK m. 714/2 ve 730/1) uyarınca hamilin muayyen bir günde veya keşide gününden veya görüldükten muayyen bir müddet sonra ödenmesi şartını havi bir bonoya dayanarak lehtara ve diğer cirantalara müracaat edebilmesi için ödeme gününü takip eden iki iş günü içinde senet keşidecisinin protesto edilmesi gerekir. Hamil protesto keşide etmeksizin lehtarı ve cirantayı takip edemez. Zira keşideci protesto edilmediği için lehtar cirantaya karşı müracaat haklarını kaybeder. Alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkının bulunup bulunmadığının İİK’nın 170/a maddesine göre icra mahkemesince re’sen araştırılması gerekir.
22. Somut olayda, alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine dayanak 4 adet senet kambiyo vasfında olup vadelerinin geldiği, 31.12.2009 vade tarihli senet dışında takibe konu edilen 31.01.2010, 31.02.2010 ve 31.03.2010 vade tarihli senetleri tanzim edenin protesto edildiğine dair protesto evrakının bulunmadığı, itiraz eden borçlu …’e 25.05.2010 tarihinde örnek (10) nolu ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun yasal 5 günlük süresinde 27.05.2010 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya itiraz ettiği görülmektedir.
23. İtiraz eden … senetlerde ciranta olup, ciranta hakkında takip başlatılabilmesi ödeme gününü takip eden iki iş günü içerisinde senedi tanzim edenin protesto edilmesine bağlıdır. Takibe konu edilen 31.01.2010, 31.02.2010 ve 31.03.2010 vade tarihli senetleri tanzim eden protesto edilmediğinden alacaklının, itiraz eden cirantaya karşı kambiyo hukuku mucibince takip hakkı bulunmamaktadır. İİK’nın 170/a maddesinin 2. fıkrası uyarınca bu husus icra mahkemesince re’sen gözetilerek itiraz eden borçlu … yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekir.
24. Hâl böyle olunca; yerel mahkemece, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
25. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
26. Ayrıca direnmeye ilişkin gerekçeli kararda “27.05.2010” olan itiraz tarihinin “07.12.2015” olarak yazılmış olması mahallinde her zaman düzeltilebilecek bir maddi hata olarak değerlendirilmiş ve işin esasına etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA,’’ ŞEKLİNDEDİR.
Web sitesi içerisindeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Avukat Sevin Özşeker Karabudak’a ve Av. Derin Özşeker ‘e aittir. Web Sitesi içerisinde paylaştığımız genel hukuki bilgiler ve yargıtay kararlarının kullanılması halinde oluşabilecek mağduriyetlerden tarafımız hiçbir sorumluluk almamaktadır. Bu web sitesindeki makale ve içeriklerin izinsiz olarak başka sev sitelerinde paylaşılması ve kullanılması halinde cezai işlem yapılacaktır. Yazılar bilgi vermek amacı ile paylaşılmakta olup konu ile ilgili avukattan ofisinden danışmanlık alınması gerekmektedir. Her konu kendi içerisinde farklıdır. Yazıların kullanılmasından kaynaklı mağduriyetten tarafımız sorumluluk almamaktadır. Hukuk büromuz Bodrum’da görev yapmaktadır. Genellikle Bodrum’daki uyuşmazlıklarla ilgili davalara bakılmaktadır. Bodrum Avukatları olarak Muğla Barosuna bağlı avukatlarız. Ayrıntılı bilgi için 0530 434 48 48 – 0536 930 52 60